26 Ocak 2015 Pazartesi

CİNSEL TERAPİLER 1 (BAYANLAR İÇİN)

 

CİNSEL TERAPİLER 1 (BAYANLAR İÇİN)

Piyasada cinsellikle alakalı kitap ve yayınların %90'ı erkekler içindir, kadınlar bunları okuyarak kendilerini erkekler ile mukayese ediyorlar bu son derece yanlıştır. Kadın ve erkek cinselliği birbirinden çok farklıdır.
Bu yazımız inşallah sizlere cinsellik konusunda yardımcı olur ve doğru bilgiler verir.

1-Vajinismus denilen cinsel birleşme korkusu bilinçaltı sebeplerden oluşan psikolojik bir durumdur, bunun düzelmesi için ilaç kullanmaya gerek yoktur, iyi bir psikolog ile yapılacak birkaç seanslık terapi ile düzeltilebilir bu durum.

2-Kadınların cinsel gücünü artırmak için ilaç kullanmalarına gerek yoktur, kadınlar cinsellikte erkeğe göre pasif konumdadır, kadını cinselliğe hazırlamak erkeğin görevidir. Önsevişme kadının erkek tarafından cinsel beraberliğe hazırlanmasıdır, erkeklerin önsevişmeye ihtiyacı yoktur. Erkek cinselliği görsellikle başlar, kadın cinselliği dokunma ile başlar. Önsevişme olmadan kadın asla orgazm olamaz.

3-Masturbasyon yapmak kadınlar için ihtiyaç değildir, yapmalarına gerek yoktur. Kadınlar uyarılmadıktan sonra cinsel olarak harekete geçemezler. Maalesef günümüzde birçok kadın porno filmler seyretmeye başladı, bunun neticesi olarak uyarılınca mastürbasyon yapma ihtiyacı hissetmekte. Pornografik yayınları seyretmeyi bırakınca normale dönerler. Pornonun en büyük zararı yanlış bilgileri kafalara yerleştirmekte, seyreden kişi bunun normal olduğunu düşünmekte, sonra kendini filmdeki kişiler ile kıyaslama yanlışına düşmektedir. Oysa o filmlerdeki kişiler milyonlarca kişi içinden seçilmekte, film hileleri ile sevişmeler uzun süreli gösterilmektedir.

4-Bir kadın hiç evlenmemiş olsa bile cinsellik istemeyebilir, cinsellik kadın için ikinci plandadır. Bir kız bir erkekle arkadaşlık yaparsa aklına hiç cinsellik gelmez ama erkeğin o kızla yaklaşmasının sebebi bile cinselliktir. Kızlar şunu bilmeliki bir erkek kendisi ile yakınlaşıyorsa cinsel meyil mutlaka vardır, olmaması zaten erkekliğin tabiatına aykırıdır.

5-Piyasada erkeklerin aklında dul kadın fantazileri çoktur, bunların tamamı yanlış bilgilerdir. Bir kadın eşi öldükten sonra veya boşandıktan sonra cinsellik yaşamazsa bile durabilir, aklına hiç veya çok az cinsellik gelir. Kadın ev işlerine bakar, ütü yapar, makyajını yapar, güzel kıyafetler giymek vb. kadınlar için önemlidir, bunlar ile hayatını geçirir.

6-Hamilelik döneminde cinsel beraberlikler yaşanabilir, hiçbir sıkıntısı yoktur, sadece karın üzerine baskı yapacak pozisyonlar ve zor pozisyonlar tercih edilmemelidir.

7-Evlenemeyen bazı kızlarda, ergenlik döneminde cinselliği öğrenmek için meraktan veya evlenip mutlu olamayan bazı kadınlarda lezbiyenlik şeklinde bir cinsellik yaşanmaktadır. Lezbiyenlik bir kadını asla tatmin etmez, cinsel doyum sağlamaz, belli belirsiz bir zevk alır ama bu orgazmın yerini tutmaz. Kilitoris orgazmı yaşar, bu vajinal orgazm gibi doyurucu ve tatmin edici değildir asla. Erkekler için homoseksüelliği dayatan güçler kadınlar içinde lezbiyenliği dayatmaktadırlar. Bazı kızlarda hayatının bir döneminde böyle meyiller olsada daha sonra bunu bırakıyorlar, evlenip yuva kuruyorlar. Asıl tehlikeli lezbiyenlik evlenmeyip kız kıza beraber olmayı yeterli görmektir.

8-Kadınlar sık sık orgazm olmayı istemezler, bir-iki haftada bir orgazm olmak onlara yeterli olabiliyor, kadından kadına farklılıklar göstersede bu durum genelde birbirine yakındır. Kadınlar şunuda bilsinlerki eşleri haftada iki bazen üç-dört kere beraber olmak isteyebilir, kocalarına bu konuda anlayış göstermeleri gerekir.

9-Karı-kocanın birbiri ile sık sık cinsel beraberlikler yaşaması evliliğin sıhhati için çok faydalıdır, boşanmaların sebeblerinden en büyüğü cinsel problemlerdir. Cinselliği mümkün olduğunca sık yaşamaya çalışın, canınız istediği zaman ertelemeyin. Cinsel beraberlikler kadının rahminde kist oluşumunu engeller, stresini alır, psikolojik rahatlık sağlar.

10-Kadınlar erkeklerin kendilerine değer vermesini ister, onlar tarafından sevilmek isterler, erkeğini elinde tutmak için cinselliği kullanabilirler. Eğer bir erkek sizden cinselliği kullanarak bir talepte bulunuyorsa bu erkek arkadaşınız, sözlünüz veya nişanlınız ile bile olsa evlenmeden asla beraber olmayın, evlilik sizin kendinizi güvene almanızdır, nişan dediğiniz bir yüzüktür, erkek kaldırır atar. Birçok kızın başına bu tür problemler gelmiştir, siz siz olun asla evlenmeden beraber olmayın.

11-Aldatma maalesef evliliklerde istenmeyen bir durumdur, kadın cinsel bir ihtiyaçtan dolayı eşini asla aldatmaz. Eğer kadın aldatıyorsa intikam almak için veya kocasının ilgisizliğinden dolayıdır. Kadınların cinsellikten daha çok eşlerinden ilgi görmeye ihtiyaçları vardır.

12-Bazı bayanlarda küçük göğüs takıntısı, kısa boy takıntısı veya başka bir yerini beğenmeme durumları olabiliyor. Erkek bunların hiçbirine dikkat etmez o eşini sevince eksiklerini ve kusurlarını görmez, dikkat etmez. Kendinize eziyet etmeyin bayanlar, birçok bayanın göğüs büyütücü ilaçlar kullandıklarını, cinsel azdırıcı ilaçlar kullandıklarını bilmekteyim, bunlar tamamen ilaç satan sahtekarların ekmeğine yağ sürmekte, kullananlar için hiçbir fayda vermediği gibi bazen zararda vermekte.

13-Erkeklerin gözünde eşinin yüzüne tebessüm ile kapıyı açan hoş geldin hayatım diyen bir bayandan iyisi yoktur. Eşlerinizden aşırı maddi beklentiler içine girerek kendinizden soğutmayın. Erkeklerin birçoğunun meyhaneye, kahveye veya dergaha gitmesi evinde bulamadığı huzuru oralarda aramasındadır. Eşiniz eve gelince cennete gelmiş gibi hissetsin kendini ve evinden ayrılamasın, bunu yapacak olanda sizlersiniz bayanlar. Atalarımız ne güzel söylemiş yuvayı dişi kuş yapar, kadın erkekle karşılıklı kavga etmeyecek bir adım geride durmasını bilecek.

14-Erkek psikolojisinde eşini mutlu etmek vardır, eşine sahip çıkmak, kol kanat germek her erkeğin tabi olarak yaptığı birşeydir. Fakat zaman içinde kadınlar nasıl başarıyorsa erkeği kendilerinden soğutuyorlar. Tatlı dilli, güler yüzlü bir kadın eşine istediğini yaptırabilir, kavga ederek bir erkeğe asla istediğinizi yaptıramazsınız bayanlar. Evleriniz sizin cennetinizdir bayanlar, yuvalarınıza sahip çıkmak en çok size düşer, boşanıpta mutlu olan nerede ise yok kadar az, birçok boşanmış kişide keşke biraz daha sabretseydik yanlış yaptık psikolojisindeler hatta geri birleşmenin yollarını arıyorlar.

15-Evlilik için 17 yaşında itibaren faaliyete geçebilirsiniz. Bitireceğiniz hiçbir üniversite, alacağınız ünvan, kazanacağınız para sizi evlenmek kadar mutlu edemez. Bir çocuğunuz olunca bir gülümsemesinin herşeye değer olduğunu daha iyi anlayacaksınız. Evliliği ertelemeyin, ilerde daha iyi bir kısmet gelecek diye kısmetlerinizi tepmeyin. Evliliği geciktirmek hayatı geciktirmektir, mutluluğu ertelemektir.
Allah herkese hayırlı bir yuva kurmayı nasip etsin.

google.com/+AİLEDANIŞMANI
https://www.facebook.com/uzmanailedanismani

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder